IIF Türk Lirası için yaptığı açıklamada adil değerini savundu. Uluslararası Finans Enstitüsü’nün duyurduğu araştırma raporunda Türk Lirası için adil değer tahmininde bir değişikliğe gitmediğini ifade ederken, ABD Hazine tahvili faizinin gelişen piyasaların genelinde bir satış dalgası oluşturma riskinin daha az olduğunu dile getirdi.
Uluslararası Finans Enstitüsü, gelişen piyasalara yönelik tahvil kazançlarının etkisini analiz ettiği değerlendirmesinde Türk Lirası’ndaki son evolüsyon sonrasında muhtemel yayılma etkisine yönelik öngörü ifadelerinde bulundu.
Uluslararası Finans Enstitüsü’nden Robin Brooks ve Jonathan Fortun’un hazırladığı araştırma ifadede, Türk Lirası’ndaki değer kaybı yaşamasında diğer gelişen piyasa para birimlerini de etkileyebileceği ama yayılma riskinin daha düşük olduğu dile getirirken, Türk Lirası için 7,50 seviyesindeki adil değerinde olduğunu ifade etti.
Raporda, Dolar/TL kurundaki artması, yükselen ABD Hazine tahvili fazinin gelişen piyasaların genelinde yarattığı baskıdan kaynaklandığı vurgularken, gelişen ülke para birimlerinin Demokratların Senato’da çoğunluğu elde ettiği 2021 senesindeki ABD Georgia Senato seçimlerinden sonra halihazırda zayıfladığına ifade edildi.
ABD Hazine tahvillerindeki satış dalgasının ve faizlerin yükselişinin Türkiye’de yaşanan olaylarda dolaylı olarak patetik olduğunu ifade eden raporda, TCMB’nin beklenenden çok faiz artırımına karşın Amerikan Merkez Bankası’ndan ötürü tahvil faizlerinin yükseldiğine dikkat edildi.
Kırılgan beşli olarak ifade edilen Brezilya, Hindistan, Endonezya, Güney Afrika ve Türkiye’nin 2013 yılında en fazla düşüş yaşayan para birimleri olduğunu ifade eden ekonomistler, Georgia seçimlerinden sonra yaşanan piyasaların yarısının 2013 senesinden daha fazla düşüş yaşadığını vurgularken Güney Afrika ve Hindistan’ın ise 2013 yılından çok daha iyi durumda olduğunu dile getirdi.
Ancak şu an gelişen piyasalar için koşulların 2013 senesindeki ‘taper-tantrum’ döneminden genel olarak daha sağlıklı olduğunu ifade eden ekonomistler, geçmişe göre yayılma tehlikesinin daha az olduğunu dile getirdi.
